kelimesinin eş anlamı karıştırmak
- hazırlamak
- uydurmak
- uyduruvermek
- ara bozmak
- bozmak
- bulaştırmak
- başını derde sokmak
- dolaştırmak
- birbirine karıştırmak
- katmak
- birbirine katmak
- iç içe geçirmek
- karışmak
- eklemek
- süslemek
- birbirine karışmak
- karmakarışık etmek
- kafasını karıştırmak
- karman çorman etmek
- uğraşmak
- kurcalamak
- tahrif etmek
- rüşvetle kandırmak
- ayartmak
- araştırmak
- deşelemek
- deşmek
- dokunmak
- harmanlamak
- incelemek
- karmak
- oynamak
- okumak
- çepellemek
- çorba etmek
- darmadağın etmek
- devreye sokmak
- hercümerç etmek
- lâfa boğmak
- pişirici
- tağşiş etmek
- tarumar etmek
karıştırmak (-i durum ekiyle kullanılan fiil, -e durum ekiyle kullanılan fiil, ile edatıyla kullanılan fiil) - Nedir?
- Karışma işini yaptırmak.
- İçinde ne olduğunu anlamak veya aradığını bulmak amacıyla elle yoklamak
- "(Ceplerimi karıştırdım, bozuk para bulamadım.)" (F. R. Atay)
- Yemeği dibinin tutmaması için kaşıkla altüst etmek.
- Kurcalamak, oynamak.
- Üstünkörü okumak, araştırmak, incelemek
- "(... saatlerce, istediğim kitapları, divanları, Servetifünun koleksiyonlarını karıştırdım.)" (Y. Z. Ortaç)
- Göz atmak, üstünkörü okumak
- "(Verdiğim cevapları dinlemiyor gibi dalgın, parmaklarıyla bir risaleyi karıştırıyordu.)" (H. Z. Uşaklıgil)
- Ayırt edememek, tam olarak seçememek.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır