kelimesinin eş anlamı anlamak
- kavramak
- tutuklamak
- korkuyla beklemek
- endişe etmek
- tutulmak
- moda olmak
- algılamak
- idrak etmek
- kapsamak
- ihtiva etmek
- sonuç çıkarmak
- gelişimini izlemek
- çakozlamak
- uyanmak
- görmek
- iyi anlamak
- bilmek
- çakmak
- anlayışlı olmak
- hissetmek
- farkına varmak
- akıl etmek
- soruşturmak
- sezmek
- fark etmek
- bilgisi olmak
- başa düşmek
- çıkarmak
- derk etmek
- düşünmek
- ihata etmek
- paykamak
- takip etmek
- yakalamak
- isteklerini
- yararlanmak
- ağzının tadını bilmek
- ağzının tadınıbilmek
- akıl erdirmek
- bakmak
- bilincine varmak
- farkında olmak
- fehmetmek
- hanya'yı konya'yı öğrenmek
- içine çekmek
- intikal etmek
- kestirmek
- meraksız
- nüfuz etmek
- takdir etmek
- telakki etmek
- tutmak
- zapt etmek
anlamak (-i durum ekiyle kullanılan fiil) - Nedir?
- Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak
- "(Babasının niçin bu kasabayı çok sevdiğini Nevin bir türlü anlayamamıştı.)" (S. F. Abasıyanık)
- Yeni bilgileri eskileriyle bir araya getirerek sonuç niteliğinde başka bir bilgi edinmek.
- Sorup öğrenmek.
- Doğru ve yerinde bulmak.
- Birinin duygularını, istek ve düşüncelerini sezebilmek
- "(Kabul etmeyeceğini ben daha o gün anlamıştım.)" (M. C. Kuntay)
- [(-den durum kiyle kullanılan fiil)] Bir şey hakkında bilgisi bulunmak
- "(Biz de onun kadar bu işten anlarız.)" (H. Taner)
- [(-den durum kiyle kullanılan fiil)] İyilik görmek, yararlanmak.
- [argo söz] Sahip olmayı istemek, dileğinin yerine getirilmesini istemek.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır