kelimesinin eş anlamı öldürmek
- temizlemek
- ölümüne yol açmak
- iletmek
- kazanmak
- hakkından gelmek
- kapıp kaçırmak
- gebertmek
- dolandırmak
- yormak
- vurup öldürmek
- katletmek
- katliam yapmak
- hücum etmek
- vurmak
- kanal değiştirmek
- götürmek
- kırışmak
- cana kıymak
- canına ezan okumak
- çivilemek
- defterini dürmek
- helâk etmek
- işini bitirmek
- işini görmek
- itlâf etmek
- kârını tamam etmek
- kellesini vurdurmak
- kırmak
- kuzu çevirmek
- nallamak
- ortadan kaldırmak
- paklamak
- telef etmek
- vücudunu ortadan kaldırmak
- zımbalamak
öldürmek (-i durum ekiyle kullanılan fiil) - Nedir?
- Bir canlının hayatına son vermek
- "(Öldüreceği, laf söyleteceği adamı diri diri fırına kor, gözünün önünde yakardı.)" (Ö. Seyfettin)
- Bitkinin solarak kurumasına sebep olmak.
- Çok üzmek
- "(Ölüm bir eve girince sağ kalanları da biraz öldürüyor.)" (P. Safa)
- Aşırı yormak.
- Boşuna geçmek.
- Ölmesine yol açmak.
- Sağlığını bozmak, rahatsızlık vermek.
- [mecaz] Yok olmasına, ortadan kalkmasına, azalmasına yol açmak.
- [mecaz] Etkisini ve gücünü azaltmak
- "(Sırf kendi için okuyan, gezen, eğlenen bir aydın, kendini yaşarken öldürmüyor mu?)" (H. Taner)
- [mecaz] Bazı şeylerin diriliğini, tazeliğini veya sertliğini gidermek.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır