kelimesinin eş anlamı atlama
- sıçrama
- zıplama
- hoplama
- fırlama
- artış
- geri tepme
- boşalma sayısı
- atlamak
- sıçramak
- hoplamak
- zıplamak
- fırlamak
- atlatmak
- sıçratmak
- ürkmek
- zonklamak
- eğlenceli olmak
- sevişmek
- ilişkiye girmek
- atılım
- sekme
- atılmak
- üzerinden atlamak
- sekmek
- çıkarma
- ihmal
- unutma
- atlanmış şey
- kaptan [spor.
- atlayarak geçmek
- teklemek
- kaçmak
- kaytarmak
- asmak
- kırmak
- yaylı
- sustalı
- esnek
- bahar
- ilkbahar
- memba
- kaynak
- pınar
- köken
- yay
- zemberek
- yaylanma
- esneklik
- esneme
- eğilme
- çatlama
- çatlak
- kemerli kubbe
- yay gibi fırlamak
- birden çıkmak
- yaylanmak
- çarpmak
- kaynaklanmak
- çıkmak
- doğmak
- ortaya çıkmak
- sökmek
- eğilmek
- esnemek
- bükülmek
- çatlamak
- patlamak
- infilak etmek
- çıtlatmak
- pat diye söylemek
- eğmek
- bükmek
- ikram etmek
- ödemek
- tahliye ettirmek
- hapisten çıkarmak
- kubbe
- kemer
- kemerli yapı
- atletizm
- tafra
atlama isim - Nedir?
- Atlamak işi.
- Belirli bir yerden gerilip hız alarak yapılan sıçrama ile vücudu yerden kesip daha uzak bir yere kondurma veya belli bir yükseklikten aşırma.
- [spor] Bu biçimde en uzağa atlamak veya en yükseği aşmak amacıyla yarışılan atletizm dalı
- "(Biraz daha geçti, sırıkla yüksek atlama müsabakası ilan olundu.)" (M. Ş. Esendal)
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır