kelimesinin eş anlamı düz
- düzenli
- dengeli
- sakin
- fit olmuş
- çift
- eşit
- tam
- başabaş
- bile
- dahi
- hatta
- üstelik
- düzlemek
- düzleştirmek
- düzleşmek
- düz olmak
- eşit olarak bölüştürmek
- yassı
- yatay
- kesin
- kati
- gazı kaçmış
- tatsız
- havası inmiş
- patlak
- durgun
- tekdüze
- kesat
- hareketsiz
- sabit
- boğuk
- kısık
- bemol
- boş
- boşalmış
- düz olarak
- yatay biçimde
- tam olarak
- bütünüyle
- kesin olarak
- açık olarak
- faizsiz
- asıl notadan aşağı olarak
- düz şey
- düz yüzey
- düzlük
- patlak lastik
- apartman dairesi
- kat
- düzlemesine
- çıkıntısız
- bir hizada
- gömme
- ankastre
- ağzına kadar dolu
- bol
- paralı
- cömert
- kızarma
- kırmızılık
- sifon
- su fışkırması
- heyecan
- coşkunluk
- taşkınlık
- ateş [tıp.
- yüzü kızartmak
- heyecanlandırmak
- coşturmak
- yüzü kızarmak
- heyecanlanmak
- fışkırmak
- sifonu çekmek
- boşlukları doldurup sıvamak
- kanatlanıp uçmak
- uçmak
- kaçırmak
- aynı seviyede
- ölçülü
- seviyeli
- makul
- mantıklı
- akılcı
- namuslu
- dürüst
- düzey
- seviye
- hiza
- su terazisi
- düzeç
- zemin
- düzeltmek
- yıkmak
- yerle bir etmek
- eşitlemek
- dengelemek
- yöneltmek
- hedef almak
- nişan almak
- dümdüz
- düzlem
- düzlemsel
- çınar
- uçak
- kanat
- yüzey
- rende
- planya
- maden ana dehlizi
- süzülmek
- rende ile düzeltmek
- rendelemek
- planya ile düzeltmek
- parlak
- ipek gibi
- pırıl pırıl
- purüzsüz
- düzgün
- kaygan
- becerikli
- usta
- kurnaz
- şeytan gibi
- ustaca
- çabucak
- hemen
- kuşe kağıtlı dergi
- kaliteli dergi
- kayganlaştırmak
- pürüzsüz
- huzur veren
- kolay
- akıcı
- hoş
- tatlı
- yumuşak
- şık
- mükemmel
- sinekkaydı
- kolaylaştırmak
- yumuşatmak
- sakinleştirmek
- sakinleşmek
- süt liman olmak
- dik
- doğru
- karşı cinse ilgi duyan
- dosdoğru
- direkt
- güvenilir
- sek
- katışıksız
- iskontosuz
- orijinal
- sıradan
- düz
- dik olarak
- doğruca
- direkt olarak
- doğru olarak
- doğrudan doğruya
- düzenli biçimde
- düz çizgi
- yarış çizgisi
- kent
- eşcinsel olmayan kimse
- uyuşturucu kullanmayan kimse
- sade
- alan
- bozkır
- ova
- yalçın
- yalın
- müstevi
- yayvan
- süssüz
- çizgisiz
- düziko
- arızasız
- bant
- dölek
- düz rakı
- düzlenmek
- hasırotu
- i
- kahve tepsisi
- kayan
- kaymak
- niteliksiz
- ponje
- raptiye
- say
- tahta
- tügüz
- tüze
- virajsız
- yeksan
düz sıfat - Nedir?
- Yatay durumda olan, eğik ve dik olmayan.
- Kıvrımlı olmayan, doğru.
- Yüzeyinde girinti çıkıntı olmayan, müstevi.
- Kısa ökçeli, ökçesiz (ayakkabı).
- Yayvan, altı derin olmayan.
- Kıvırcık veya dalgalı olmayan (saç).
- Yalın, sade, süssüz.
- Çizgisiz, desensiz ve tek renkli.
- [isim] Engebesiz olan yer, düzlük, ova
- "(Kardaş gitmem Diyarbakır düzüne / Kızlar peri olsa bakmam yüzüne.)" (Halk türküsü)
- [isim] Düz rakı.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır