kelimesinin eş anlamı indirmek
- indirgemek
- düşmek
- rütbesini indirmek
- küçük düşürmek
- onurunu kırmak
- rengini açmak
- aşınmaya uğramak
- gerilemek
- aşağıya çekmek
- yatırmak
- yatağa düşürmek
- yere sermek
- mahvetmek
- düşürmek
- yüzüstü bırakmak
- hayal kırıklığına uğratmak
- atlatmak
- rezil etmek
- alçaltmak
- koymak
- belirlemek
- atfetmek
- suçlu durumuna düşürmek
- ihanet etmek
- kaydetmek
- yazmak
- burnunu sürtmek
- yıkmak
- sökmek
- parçalara ayırmak
- devirmek
- yutmak
- aşağılamak
- not etmek
- kapamak
- kırmak
- yüksekten
- azaltmak
- tarh etmek
- tenzil etmek
- yağdırmak
- yelkenci
indirmek (-i durum ekiyle kullanılan fiil) - Nedir?
- Yüksekten, sarp ve kötü yerden veya yukarıdan aşağıya inmesini sağlamak
- "(Zeynep'i o sel yatağından, yağdan kıl çeker gibi indirdi.)" (Y. Kemal)
- Bir taşıt veya binek hayvanından aşağıya almak.
- Fiyatını azaltmak, düşürmek.
- Hızla vurmak
- "(Genç adamın başına son darbeyi indirdi.)" (Y. K. Karaosmanoğlu)
- Kapamak.
- Yağmur, sis, birdenbire bastırmak
- "(Haberlerle birlikte hızlı bir yağmur indirdi.)" (N. Cumalı)
- Kırmak, tahrip etmek.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır