kelimesinin eş anlamı kurtarmak
- başarmak
- hayatını kurtarmak
- ayıltmak
- kendine getirmek
- salıvermek
- boşa almak
- çözmek
- kurtulmak
- geri çekilmek
- yardım etmek
- toparlamasını sağlamak
- iyileştirmek
- atlatmak
- içinden çıkmak
- iyileşmek
- yakayı sıyırmak
- temizlemek
- kurtulmuş
- bitmek
- halas etmek
- idare etmek
- tüketmek
- kazandırmak
kurtarmak (-i durum ekiyle kullanılan fiil) - Nedir?
- Bir canlıyı bir felaketten, tehlikeden veya zor durumdan uzaklaştırmak
- "(Şu durup dururken şimşek gibi çakan ağrılardan kurtarsınlar, servetimin yarısını anamın ak sütü gibi vereyim.)" (R. N. Güntekin)
- Kurtulmasını sağlamak.
- Uzaklaştırmak.
- Kazandırmak, yeniden ele geçirmek
- "(Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.)" (Atatürk)
- Bir şeye zarar gelmesini önlemek
- "(Bu kız beni ilk defa çevreme karşı isyandan kurtardı.)" (H. E. Adıvar)
- Birinin cezalandırılmasına engel olmak
- "(Baban bana vaktiyle iyilik yaptı, seni kurtaracağım.)" (H. E. Adıvar)
- Bir şeyin değerini karşılamak.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır