kelimesinin eş anlamı çakmak
çakmak isim - Nedir?
- Taşa vurulup kıvılcım çıkarılan çelik parçası
- "(Nasıl oldu bilmem, eğilip yakarken çakaralmaz çakmak kıvılcım çıkardı.)" (B. Felek)
- Çelik, taş, cam, plastik vb. maddeden yapılmış gaz veya benzinle dolu tutuşturma aleti.
- [eskimiş] Tabanca veya tüfeklerde bulunan tetik düzeni.
- [eskimiş] Kuruduğunda kalın kabuk bağlayan kabarcıklarla beliren ve genellikle yüzde çıkan bir deri hastalığı.
- [eskimiş] Vurarak sokup yerleştirmek.
- [eskimiş] Çivi ile tutturmak
- "(İsa'nın ruhu eğer bugün içinden çıkmış olduğu yere inerek bu sahneyi görseydi, kim bilir patriklerini hangi oduna çakardı.)" (F. R. Atay)
- [eskimiş] Kazık çakıp hayvan bağlamak.
- [(-i durum ekiyle kullanılan fiil)] Bir şeyi başka bir şeye sürtmek, vurmak veya çarpmak.
- [(-i durum ekiyle kullanılan fiil)] Parıldamak, ışık vermek
- "(Bütün gözler çakar şimşekler gibi parlıyordu.)" (A. Ş. Hisar)
- [mecaz] Saplamak
- "(Bir tanesi altısına yeterken, ben altı kurşunu bir tanesine çakıverdim.)" (A. Gündüz)
- [(-i durum ekiyle kullanılan fiil, -den durum kiyle kullanılan fiil), teklifsiz konuşmada] Sezinlemek, anlamak, farkına varmak
- "(Vallahi çaktı mı çakmadı mı anlayamadım. Parasını aldı, tüydü.)" (S. F. Abasıyanık)
- [(nesne almayan fiil), argo söz] İçki içmek.
- [argo söz] Anlamak, bilmek
- "(Ay, bu kadın İngilizceden de çakıyor mu?)" (N. Araz)
- [argo söz] Vurmak.
- [argo söz] Sınavda başarısız olmak.
- [argo söz] Kabul etmeyeceği bir şeyi kurnazlıkla kabul etmesini sağlamak.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır