kelimesinin eş anlamı yüklemek
- üstüne atmak
- atfetmek
- sorumluluk yüklemek
- tıka basa doldurmak
- engellemek
- engel olmak
- üzerine atmak
- tutunmak
- yapışmak
- hedef almak
- amaçlamak
- uygulmaya koymak
- zorlamak
- etkilenmek
- yük olmak
- yararlanmak
- kötüye kullanmak
- gemiye yüklemek
- koymak
- sürmek
- kullanmak
- tesisat döşemek
- sağlamak
- halletmek
- ayarlamak
- yüklenmek
- satmak
- bırakmak
- izafe etmek
- kamanço etmek
- mal etmek
- şarj etmek
yüklemek (-i durum ekiyle kullanılan fiil, -e durum ekiyle kullanılan fiil) - Nedir?
- Bir yere, taşınması için belli ağırlıkta eşya veya araç gereç koymak
- "(Vapur sabaha kadar mal yüklüyor.)" (M. Ş. Esendal)
- Bir bilgisayar, disket vb.ne gerekli bilgileri aktarmak.
- [mecaz] Bir yükümlülük altına sokmak, sorumlu tutmak.
- [mecaz] Bir suçu birinin üstüne atmak
- "(Ne yapalım, elimizden geleni yaptık ama olmadı der, kabahati kör talihe yükler geçersin.)" (R. N. Güntekin)
- [(-i durum ekiyle kullanılan fiil), fizik] Bir cisme elektrik gücü vermek.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır