kelimesinin eş anlamı ilk
- birinci
- baş
- başta gelen
- önde gelen
- ilk olarak
- başta
- ilkönce
- ilk kez
- önce
- öncelikle
- başlangıç
- birincilik
- birinci gelen şey
- ön
- başlatan
- neden olan
- girişim
- girişkenlik
- ilk adım
- önayak olma
- yasa teklifinde bulunma hakkı
- başbakan
- başlıca
- ana
- temel
- en başta gelen
- birinci derecede
- birincil
- ana renk
- uçucu kanat tüyü
- ilkel
- ilk çağa ait
- basit
- primitif
- ilk insan
- yapmacıksız ve kendi kendini yetiştirmiş ressam
- kök sözcük
- evvelki
- önceki
- evvel
- zaman
- sıra
- başlag
- iliğ
- öğretim yılı
- yeküm
- altu
ilk sıfat - Nedir?
- Zaman, sıra, yer ve önem bakımından ötekilerden önce gelen, son karşıtı
- "(Gözlerini açınca ilk işi saatine bakmak oldu.)" (Y. K. Karaosmanoğlu)
- [isim] Herhangi bir şeyin en önde olanı, önce geleni
- "(İnsanı insan yapan duyguların ilkidir aşk.)" (N. Cumalı)
- [zarf] Birinci olarak, en başta.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır