kelimesinin eş anlamı ateş
- humma
- hararet
- heyecan
- telaş
- ateşlenmek
- yanıp tutuşmak
- ateş
- alev
- yangın
- ısıtıcı
- ocak
- hırs
- ateş etme
- yakmak
- işten atmak
- tutuşturmak
- ısıtmak
- ateşlemek
- işten kovmak
- kovmak
- işten çıkarmak
- alev almak
- yanmak
- ateş almak
- çalışmak
- soruvermek
- soru yağmuruna tutmak
- ısı
- sıcaklık
- od
- nâr
- acı
- coşkunluk
- hınç
- öfke
- tehlike
- emir
- felâket
- kırmızı
- kızdırma
- mecus
- menenjit
- pavkırmak
- sam
- satlıcan
- sinüzit
- sûz
- yangal
- zatülcenp
ateş isim - Nedir?
- Yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla beliren ısı ve ışık, od, nâr.
- Tutuşmuş olan cisim.
- Isıtmak, pişirmek için kullanılan yer veya araç.
- Patlayıcı silahların atılması.
- Vücut ısısı
- "(Ateşi kırktan aşağıya düşmezdi.)" (S. F. Abasıyanık)
- Öfke, hırs, hınç
- "(Fırlayıp ayağa kalkmış, bir duvara yaslanarak ateş fışkıran gözlerle onu seyre başlamıştı.)" (T. Buğra)
- [sıfat] Kırmızı, alev renginde olan.
- [mecaz] Coşkunluk
- "(Nejat Efendi'nin çalışında Peregrini'nin ihtirası, ateşi yoktu.)" (H. E. Adıvar)
- [mecaz] Tehlike, felaket.
- [mecaz] Büyük üzüntü, acı
- "(İçimin ateşi hiç küllenmedi. Seneler geçtikçe daha alevleniyor. Evlat acısı bu ...)" (H. R. Gürpınar)
Benzer kelimeler
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır