kelimesinin eş anlamı hasta
- rahatsız
- keyifsiz
- hastalıklı
- sağlıksız
- kötü
- fena
- ahlaksız
- zararlı
- keyifsizce
- rahatsız bir şekilde
- huzursuzca
- zorla
- zar zor
- hastalık
- rahatsızlık
- sorun
- bela
- illet
- dert
- midesi bulanmış
- kusmak üzere
- hasret
- özlemiş
- usanmış
- bıkkın
- soluk
- bulanmış
- dağınık
- iğrenç
- mide bulandırıcı
- yakalatmak
- saldırtmak
- iyi değil
- halsiz
- bitkin
- zayıf bir şekilde
- zaaf ile
- sayrı
- kesel
- parasız
- pestil
- züğürt
- acil tıp teknisyeni
- amîd
- malül
- marazlı
- mustarip
- rencür
- sakîm
- sayru
hasta sıfat - Nedir?
- Sağlığı bozuk olan, esenliği yerinde olmayan, hastalanmış, rahatsız
- "(Annem o evin önü sofalı bir odasında hasta yatıyordu.)" (Y. K. Beyatlı)
- [mecaz] Aşırı düşkün, tutkun.
- [argo söz] Parasız, züğürt.
- [teklifsiz konuşmada] Zihinsel yetenekleri bozulmuş olan.
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır