kelimesinin eş anlamı kalabalık
- tıklım tıklım
- sıkışık
- tıkanık
- kan hücum etmiş
- kan toplanmış
- izdiham
- tıkanıklık
- sıkışıklık
- yoğunluk
- kan hücumu
- kan toplanması
- sınav öncesi yoğun çalışma
- inekleme ile öğrenilen şeyler
- tıkmak
- tıkıştırmak
- tıka basa yedirmek
- tıka basa doldurmak
- tıkınmak
- semirtmek
- inekletmek
- sınava hazırlamak
- ineklemek
- cemaat
- çokluk
- sürü
- topluluk
- arkadaş grubu
- yığın
- toplanmak
- üşüşmek
- doldurmak
- sıkıştırmak
- ısrar etmek
- bıktırmak
- dolu
- olaylı
- karışıklık
- sürü gibi toplanmak
- bir araya toplamak
- toplamak
- aceleyle giyinmek
- ayaktakımı
- halk tabakası
- çete
- topluca saldırmak
- doluluk
- kargaşa
- ordu
- gereksiz
- baytag
- cıvıl cıvıl
- kalaba
- koskocaman
- muzahame
- şenlikli
kalabalık isim - Nedir?
- Çok sayıda insan topluluğu
- "(Kalabalık içinde zorlukla boş bir masa bularak oturdum.)" (A. Haşim)
- Gereksiz, karışık şeyler topluluğu.
- [sıfat] Sayıca çok
- "(Köy kahvesinin içi bu akşam her zamankinden kalabalıktı.)" (S. F. Abasıyanık)
Eş Anlamlısı Nedir? Okunuş ile yazım açısından farklı ama anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Anlamdaş kelimeler çoğu zaman birbirinin yerine tutabilir ve genellikle eş anlamlı kelimelerden biri yabancı kökenli olmaktadır